İlginç bir oküler psödomelanom olgusu
Yazar
Oğurel, Mehmet Bedii
Aybars, Muhammed
Işık, Ali Ozan
Özbilen, Kemal Turgay
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Ali Ozan Işık, Mehmet Bedii Oğurel, Muhammed Aybars, Kemal Turgay Özbilen İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı, İstanbul GİRİŞ VE AMAÇ:İntraokuler kitle-koroidal malign melanom (kMM) ön tanısı ile kliniğimize refere edilen olgunun klinik özellikleri ve ayırıcı tanısını sunmak YÖNTEM:Olgu sunumu BULGULAR:Olgu; 64 yaş kadın hasta, dış merkez nöroloji tarafından blefarospazm tanısı ile botox enjeksiyonları yapılan olgunun şikayetlerinin artması üzerine kranial MR görüntülemesi yapılmış; “sağ bulbus oculi posterior duvarında 6x5 mm kitle” raporlanması üzerine aynı kurumun oftalmoloji kliniğine konsulte edilmiş ve burada kMM-intaoküler tümör ön tanısı düşünülmesi üzerine kliniğimize yönlendirilmiştir. Özgeçmişinde meme kanseri bulunan hastanın, çocukluğunda gözüne darbe aldığı ve az gördüğü öyküsü vardı. Görme keskinliği sağ gözde 10 cmps, solda ise 0.7 seviyesindeydi. Biyomikroskop bakısında sağ göz afakikti, solda nükleer skleroz vardı. Göz içi basınçlar 14 mmHg idi, fundus bakısında sağ optik disk soluk, retina atrofikti; pupilla arkasında altta etrafı dejenere ve likefiye vitre ile sarılı nonpigmente kubbe şeklinde içi yer yer kalsifiye kitlesel lezyon izlendi. Sol fundus normaldi. OCT’de sağ makula atrofik sol normaldi. USG’de sağ gözde 6x5 mm boyutunda kitle imajı görüldü, ancak alt sınırı retinadan ayrı idi, altında retina ve koroid intakttı. Oküler kMM öntanısıyla incelenen olguda, pigmentsiz kitle ve meme CA öyküsü nedeniyle soliter metastaz da ayırıcı tanıdaydı. Muayenede göz hareketleriyle kitlenin de hareketlenmesi, kubbe şeklinde izlenmesine rağmen USG’de retinadan ayrı olması, muntazam şekli ve yüksek iç reflektansı, afakik olmasına rağmen göz içi cerrahi öyküsünün olmaması nedenleriyle vitreusa disloke (lukse) olmuş kristalin lens tanısı konuldu TARTIŞMA VE SONUÇ:Erişkin yaşta en sık görülen primer göz içi malign tümör kMM’dir ve bunların %25’i pigmentsizdir. Psödomelanom ise kMM’yi taklit eden klinik antitelere verilen genel bir addır. kMM tanısı hemen daima klinik ile konulur ve ayırıcı tanısı hayatidir. Detaylı bir anamnezin, muayene ve görüntüleme yöntemleri kadar önemli olduğu aklıda tutulmalıdır.
Bağlantı
http://hdl.handle.net/20.500.12627/183553https://avesis.istanbul.edu.tr/api/publication/84d8d452-401c-41d8-857d-b26b469cf29d/file
Koleksiyonlar
- Bildiri [1228]