Üst Servikal Bölgeden Transoral Endoskopik Yolla Kurşun Çıkartılması: Vaka Sunumu
Yazar
Sabancı, Pulat Akın
Sencer, Altay
Dölen, Duygu
Aydoseli, Aydın
Aras, Yavuz
Öztürk, Sefa
Dolaş, İlyas
Ünal, Tuğrul Cem
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Giriş-Amaç: Transoral endoskopik yolla C1 ön arkus ve dens axis arasında yerleşimli kurşunu çıkardığımız vakamızın takdimi ve cerrahi tekniğin tartışılması.Gereç Yöntem: Tarafımızca transoral endoskopik yöntemlere opere edilmiş olan hastanın klinik ve radyolojik tetkikleri, hastaya uygulanan cerrahi teknik ile beraber sunulmuştur. Ayrıca transoral üst servikal dekompresyon hakkında literatür taraması yapılarak tartışma yapılmıştır.Bulgular: Bir ay önce ateşli silah yaralanması ifadesi ile dış merkeze başvuran 29 yaşında erkek hastanın nöroradyolojik tetkiklerinde dens axis ve C1 anterior arkus arasında kurşun çekirdeği saptanmış ve hastaya konservatif tedavi önerilmiş. Kendi isteği ile tarafımıza başvuran hastanın nörolojik muayenesinde özellik saptanmadı. Cerrahi planlanan hasta orotrakeal genel anestezi altında baş mayfield başlıkta hafif fleksiyonda pozisyonlandırıldı. Binostril nazogastrik sonda geçirilerek yumuşak damak retrakte edildi. Nöronavigasyon sistemi kuruldu. Transoral 0 derece endoskopla navigasyon kontrolu altında orofarenks mukozası açıldı ve C1 anterior arkusuna ulaşıldı. C-kollu skopi kontrolu ile C1 anterior arkus superiorundan epidural alana doğru derinleşildi. Burada fibrotik dokular içerisinde kurşun çekirdeği bulundu ve çevre dokulardan diseke edildi. Orofarenks insizyonu primer iyileşmeye bırakılarak ameliyat sonlandırıldı. Hasta aynı gün servisteki yatağına alındı ve nazogastrik sonda ile beslenmeye başlandı. Postoperatif birinci günde oral sıvı alımı başlanan hastanın kontrol görüntülemelerinde ek patoloji saptanmadı. Hasta aynı gün salah ile taburcu edildi.Sonuç: Üst servikal bölgeye anterior yaklaşımlar transoral yolla yapılabilmekle beraber bu bölgedeki yabancı cisimleri bulmanın zorluğu ve diseksiyonun genişletilmesi gerekliliği yüksek morbiditeye sebep olmaktadır. Son yıllarda endoskopik tekniklerdeki ilerleme ile beraber endoskopik transoral yolla kranyovertebral bileşke ve üst servikal bölgede yeterli görüş alanı sağlanabilmekte ve açık tekniklere kıyasla çok daha düşük morbidite ile hastalar tedavi edilebilmektedir. Daha evvel kadavralarda yapılan çalışmalarda transoral endoskopik yolla sfenoid kemik- oksipital kemik bileşkesine kadar superiora çıkılabildiği ve bu rostral sınırın açık tekniklere kıyasla çok daha yüksekte olduğu görülmüştür. Biz de vakamızda bu teknik ile komplikasyon yaşamadan minimal invaziv olarak yabancı cismin çıkartılmasını sağladık. Bu hususta örnek vakaların çoğaltılması literatüre önemli katkıda bulunacaktır.Anahtar Kelimeler: transoral endoskopik, C1 anterior arkus, üst servikal bölge, minimal invaziv, yabancı cisim çıkartılması
Koleksiyonlar
- Bildiri [64839]