Show simple item record

dc.contributor.authorTemel, Emine
dc.date.accessioned2021-03-04T18:27:06Z
dc.date.available2021-03-04T18:27:06Z
dc.date.issued2018
dc.identifier.citationTemel E., "Şehriyar’ın ‘Héyder Baba’ya Selâm’ Şiirinde Sözcük Türü Olarak Edatlar", Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, cilt.15, ss.447-466, 2018
dc.identifier.othervv_1032021
dc.identifier.otherav_8abe0ad0-8468-4025-88fc-5e95bd1648ac
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12627/94016
dc.identifier.urihttps://doi.org/10.1501/mtad.15.2018.3.29
dc.identifier.urihttps://avesis.istanbul.edu.tr/api/publication/8abe0ad0-8468-4025-88fc-5e95bd1648ac/file
dc.description.abstractArapça kökenli bir kelime olan ve “alet, vasıta” anlamına gelen edatlar, yalnız başlarına manaları olmayan sadece isim ve isim soylu sözcük ve sözcük gruplarından sonra gelerek onları anlam bakımından desteklemek suretiyle bir gramer vazifesi gören görevli sözlerdir. Edatların cümle içindeki kurdukları anlam ilişkileri geçici olup eklendikleri sözcük ve sözcük grupları arasına başka bir unsur girmemektedir. Edatlar şekil bakımından kelime, işleyiş bakımından ad çekim (durum) ve bazı hâllerde yapım ekleri niteliğinde olup isim görevinde kullanılmadıkları sürece hâl ve iyelik eklerini almaz, çekime girmezler.Türk dilinde edat türeten hususî ekler bulunmadığı için edatlar çoğu zaman belirli isim çekim ekleri ve zarf-fiil eklerinin kalıplaşması yoluyla oluşmaktadır. Cümle içindeki kelimeler arasında semantik birliği sağlayan ve anlamı tamamlayan edatlar bir dile ifade gücü kazandıran en önemli yapılardır. Eski Türkçeden itibaren kesintisiz bir şekilde Türk dilinin her döneminde takip edebildiğimiz edat, bir dilin gelişmişlik seviyesinin belirleyici unsurları arasında yer almaktadır. Bir dilde isim ve fiil olmak üzere iki aslî unsur ve “edatlar” adı altında yardımcı unsurlar bulunmaktadır. Türkiye Türkçesine en yakın lehçe olan ve XV. yüzyılda Batı Türkçesinin doğu dairesinde karşımıza çıkan Azerbaycan Türkçesi de Eski Türkçenin dil özelliklerine sadık kalmış bir Oğuz grubu Türk lehçesi olarak bu yardımcı unsurlar bakımından zengin bir malzemeye sahiptir. Bu makalede, Şehriyar’ın ana dili ile yazdığı ve iki kısımdan müteşekkil, her biri 5 mısralık toplam 125 kıtalık Héyder Baba’ya Selâm adlı manzumesi sözcük türü olarak edatlar bağlamında incelenecektir. Her biri 11’li hece ölçüsü ile kaleme alınmış olan bu şiir Tebriz ağzının dil hususiyetlerini taşımaktadır. Héyder Baba’ya Selâm adlı şiirin burada verilen metni eserin Tebriz baskısından alınmıştır. Bir dilin zenginliği kelime sayısının fazlalığından ziyade ifade imkânlarının genişliği ile ölçülmektedir. Héyder Baba’ya Selâm adlı şiirde de Azerbaycan Türkçesinin ifade gücünü ortaya koyacakArapça kökenli bir kelime olan ve “alet, vasıta” anlamına gelen edatlar, yalnız başlarına manaları olmayan sadece isim ve isim soylu sözcük ve sözcük gruplarından sonra gelerek onları anlam bakımından desteklemek suretiyle bir gramer vazifesi gören görevli sözlerdir. Edatların cümle içindeki kurdukları anlam ilişkileri geçici olup eklendikleri sözcük ve sözcük grupları arasına başka bir unsur girmemektedir. Edatlar şekil bakımından kelime, işleyiş bakımından ad çekim (durum) ve bazı hâllerde yapım ekleri niteliğinde olup isim görevinde kullanılmadıkları sürece hâl ve iyelik eklerini almaz, çekime girmezler.Türk dilinde edat türeten hususî ekler bulunmadığı için edatlar çoğu zaman belirli isim çekim ekleri ve zarf-fiil eklerinin kalıplaşması yoluyla oluşmaktadır. Cümle içindeki kelimeler arasında semantik birliği sağlayan ve anlamı tamamlayan edatlar bir dile ifade gücü kazandıran en önemli yapılardır. Eski Türkçeden itibaren kesintisiz bir şekilde Türk dilinin her döneminde takip edebildiğimiz edat, bir dilin gelişmişlik seviyesinin belirleyici unsurları arasında yer almaktadır. Bir dilde isim ve fiil olmak üzere iki aslî unsur ve “edatlar” adı altında yardımcı unsurlar bulunmaktadır. Türkiye Türkçesine en yakın lehçe olan ve XV. yüzyılda Batı Türkçesinin doğu dairesinde karşımıza çıkan Azerbaycan Türkçesi de Eski Türkçenin dil özelliklerine sadık kalmış bir Oğuz grubu Türk lehçesi olarak bu yardımcı unsurlar bakımından zengin bir malzemeye sahiptir. Bu makalede, Şehriyar’ın ana dili ile yazdığı ve iki kısımdan müteşekkil, her biri 5 mısralık toplam 125 kıtalık Héyder Baba’ya Selâm adlı manzumesi sözcük türü olarak edatlar bağlamında incelenecektir. Her biri 11’li hece ölçüsü ile kaleme alınmış olan bu şiir Tebriz ağzının dil hususiyetlerini taşımaktadır. Héyder Baba’ya Selâm adlı şiirin burada verilen metni eserin Tebriz baskısından alınmıştır. Bir dilin zenginliği kelime sayısının fazlalığından ziyade ifade imkânlarının genişliği ile ölçülmektedir. Héyder Baba’ya Selâm adlı şiirde de Azerbaycan Türkçesinin ifade gücünü ortaya koyacak olan edatların “görevlerine (fonksiyonlarına)” ve “yapılarına” göre tasnifi yapılıp öne çıkan yapılar ayrıntılı olarak ele alınacak ve “ortak yazı dili” ile “edebî dil” çerçevesinde taşıdığı öneme dikkat çekilecektir. Anahtar Sözcükler: Edat, Azerbaycan Türkçesi, Héyder Baba’ya Selâm, Dilsel ifade gücü
dc.language.isoeng
dc.subjectSosyal Bilimler (SOC)
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler (AHCI)
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler
dc.subjectEDEBİYAT
dc.subjectSosyal ve Beşeri Bilimler
dc.subjectDil ve Edebiyat
dc.subjectTürk Dili ve Edebiyatı
dc.subjectEski Türk Dili
dc.titleŞehriyar’ın ‘Héyder Baba’ya Selâm’ Şiirinde Sözcük Türü Olarak Edatlar
dc.typeMakale
dc.relation.journalModern Türklük Araştırmaları Dergisi
dc.contributor.departmentİstanbul Üniversitesi , Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü , Türk Dili ve Edebiyatı
dc.identifier.volume15
dc.identifier.issue3
dc.identifier.startpage447
dc.identifier.endpage466
dc.contributor.firstauthorID719122


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record