Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorTemel, Emine
dc.date.accessioned2021-03-05T11:51:57Z
dc.date.available2021-03-05T11:51:57Z
dc.date.issued2019
dc.identifier.citationTemel E., "The Traces Concerning The Sedentary Culture of Turks in The Story of Prince Kalyanamkara and Papamkara in Terms of Vocabulary", Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, cilt.16, ss.65-103, 2019
dc.identifier.otherav_aa4897e5-3996-4fd2-a53d-3f18d2426e29
dc.identifier.othervv_1032021
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12627/113703
dc.identifier.urihttps://avesis.istanbul.edu.tr/api/publication/aa4897e5-3996-4fd2-a53d-3f18d2426e29/file
dc.identifier.urihttps://doi.org/10.1501/mtad.16.2019.1.4
dc.description.abstractKöktürk Devleti zamanında (MS 552-745) Orhun ve Selenga nehirleri civarında yaşayan ve Çin kaynaklarında Kao-ch’ê, Ting-ling, T’ie’leTürk kaynaklarında Töles adıyla bilinen boyların bir kısmını Uygur Türkleri oluşturmaktadır. 9 uruktan meydana gelen Uygurlar, Karluk ve Basmılların da dâhil olmasıyla 11 uruktan müteşekkil hâle gelirler. 743 yılında II. Köktürk Devleti’nin 744 yılında da Basmılların hâkimiyetine son veren Uygurlar, bağımsızlıklarını kazanıp Ötüken’de (MS 745-840) bir devlet (Ötüken Uygur Devleti) kurarlar. Bozkır kültürü ile kurulan Uygur Devleti’nin Kırgızlar tarafından yenilgiye uğratılınca bir kısmı Çin’in hâkimiyetini kabul ederek Asya’nın güneyine, Çin’in kuzeybatısına Kansu şehrine (Kan-Chou, Sarı Uygur Devleti) diğer bir kısmı da batıya göç ederek Beşbalık, Hoço ve Turfan şehirlerine (Doğu Türkistan, Turfan, Kao-Ch’ang Uygur Devleti) gider ve Maniheizm inancını benimsedikten sonra değişmeye başlayan hayat tarzları tamamen yerleşik yaşam şeklini alır. Uygurların yerleşik yaşama geçmesiyle birlikte sözvarlığına pek çok sözcük dâhil olur. Uygurların günlük yaşamını ortaya koyan bu tür sözcükler, mevcut kültürün yansıtıcısı vasfını taşırlar. Yerleşik kültürün kazandırmış olduğu bu sözcükler(tarıγ, kemiçi, böz bertät-, satıγçı, il-, içgärülüg), Eski Uygur Türkçesi metinlerinde farklı tür (isim, zarf, fiil vs.) ve görevlerde (özne, yüklem, zarf tümleci vs.) karşımıza çıkmaktadır. Bu makalede Eski Uygur Türkçesi ile kaleme alınmış Buddhist çevre metinlerinden olan Prens Kalyanamkara ve Papamkara Hikâyesi, sözvarlığında yer alan yerleşik kültür hayatı ile ilgili sözcükler açısından ve dil-kültür ilişkisi bağlamında ele alınıp incelenecektir. Bu çalışmada, James Russell Hamilton neşrinin Vedat Köken tarafından yapılan ve 2011 yılında 2. baskısı olan çevirisi esas alınacaktır. Anahtar Sözcükler: Uygur Devleti, konar-göçer yaşam, yerleşik yaşam, Prens Kalyanamkara ve Papamkara Hikâyesi, söz varlığı.
dc.language.isoeng
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler
dc.subjectEDEBİYAT
dc.subjectDil ve Edebiyat
dc.subjectTürk Dili ve Edebiyatı
dc.subjectEski Türk Dili
dc.subjectSosyal Bilimler (SOC)
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler (AHCI)
dc.subjectSosyal ve Beşeri Bilimler
dc.titleThe Traces Concerning The Sedentary Culture of Turks in The Story of Prince Kalyanamkara and Papamkara in Terms of Vocabulary
dc.typeMakale
dc.relation.journalModern Türklük Araştırmaları Dergisi
dc.contributor.departmentİstanbul Üniversitesi , Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü , Türk Dili ve Edebiyatı
dc.identifier.volume16
dc.identifier.issue1
dc.identifier.startpage65
dc.identifier.endpage103
dc.contributor.firstauthorID719119


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster