Çağdaş Müziğin Getirdiği Gereksinimler Doğrultusunda İhtiyaç Duyulan Türk Müziğinde Uzmanlaşmış Yeni Tip İcracı Eğitimi İçin Önermeler
Abstract
ÇAĞDAŞ MÜZİĞİN GETİRDİĞİ GEREKSİNİMLER DOĞRULTUSUNDA
İHTİYAÇ DUYULAN TÜRK MÜZİĞİNDE UZMANLAŞMIŞ
YENİ TİP İCRACI EĞİTİMİ İÇİN ÖNERMELER
PROPOSALS IN EDUCATING NEW TYPE OF TURKISH MUSIC PERFORMERS
DUE TO REQUIREMENTS OF CONTEMPORARY MUSIC
ÖZET
Batı müziği son 50 yıl içerisinde yerel müziklerle yeni bir ilişki kurmaya başlamıştır. Bu ilişki 19.
yüzyılda karşılaştığımız ulusalcılık akımından farklı olarak, çeşitli kültürlere ait yerel müzikleri daha önce
yapıldığı gibi sadece kendi diline dönüstürerek kullanmak yerine, onları özgün halleriyle de yeni ortama
dahil etmek üzerine kurulmuştur. Örneğin bir orkestranın içerisinde vurmalı çalgılarla Gamelan müziğini
taklit etmek yerine Gamelan orkestrasını ya da, Gamelan orkestrasının bir bölümünü orkestraya dahil
etmek bu yeni tip ilişkinin bir ürünü olarak gösterilebilir. Son dönemde özellikle Avrupa'da yeni tip ilişkiyi
içeren melez topluluklar çoğalmaktadır. Batı müziği bu yeni açılımıyla dünya müzikleriyle kucaklaşarak
yeni bir söylem arayışı içindedir. Yeni oluşumlar için Türk müziği de önemli bir kaynak oluşturmaktadır.
Gerek Türkiye'de gerekse Avrupa'da Türk müziği çalgılarını içeren yeni topluluklar boy göstermektedir.
Elbette çağdaş Türk bestecileri de, bu yeni oluşumlarda yer almaya başlamıştır. Bu oluşumlarda belirleyici
olan en önemli unsur farklı geleneklerden gelen müzisyenlerin ortak bir dil içerisinde iletişim
kurabilmeleridir. Bu bağlamda Türk müziği icracıları çoğunlukla alışkın oldukları geleneğin dışında yeni
bir müzik icra etme zorluğuyla karşılaşmaktadırlar. Yazılan yeni müzik, çalgılarının kapasiteleri uygun olsa
bile icracıların alışkın olmadığı bir üslup içinde bestelendiği için müzisyenlere çeşitli zorluklar
getirmektedir. Gelenekte olmayan karmaşık ritmik yapılar, makamların dışında, çeşitli diziler ve kromatik
ses sistemleri icracıların karşılaştığı zorluklardan bazılarıdır. Ayrıca topluluk içinde yeni bir görevi olan
icracınin partisyon takip etmesi, şefle uyun sağlaması da ayrıca bir süreç gerektirmektedir. Bu anlamda
uluslar arası düzeyde müzisyen yetiştirebilmek adına, geleneksel eğitimin yanı sıra müzisyenlere, batı
solfeji, ritmik solfej, batı armonisi ve ses sistemleri gibi teorik dersler verilmeli, bu dersler çağdaş müziği
tanıtan genel kültür dersleriyle desteklenmelidir. Böylece batı müziği diline aşina olan icracılar
yetiştirilecek ve bu icracılar yeni tip oluşumlara daha çabuk ve daha kolay uyum sağlayacaklardır.
Collections
- Bildiri [64839]