Fiziksel ve İşlevsel Çekim Noktalarının Kentsel Güvenlik Algısı ile İlişkisi: İstanbul Balat Örneği
Abstract
Fiziksel, sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik katmanların birbirinden farklı kentsel doluluk ve boşluklar aracılığıyla bir araya gelmesi sonucu oluşan kent dokuları, sahip oldukları yapay ve doğal kentsel mekân unsurları yoluyla kullanıcılara çeşitli çevresel uyaranlar iletmektedir. Kullanıcılar, kendilerine iletilen çevresel uyaranları, bireye özgü algılama süreçleri ile almakta, anlamlandırmakta ve bu doğrultuda mekân içinde kararlar vermektedir. Çevresel uyaranlar; kullanıcıların fiziksel ve sosyo-psikolojik özellikleri, anlık duyuları, geçmiş deneyimleri ve görsel dikkat filtrelerinden geçerek, çevre kaynaklı diğer faktörlerin de etkisiyle mekân unsurlarını zaman içerisinde birer imgeye dönüştürebilmektedir. Bu bağlamda sosyal, tarihsel, simgesel, ekonomik ve estetik niteliklerden bir ya da birkaçını taşıyan fiziksel ve işlevsel çekim noktaları, kullanıcıların algılama süreçleri ile ilişkili olarak imge değerine sahip olabilmektedir. Güçlü imgeler barındıran ve böylelikle imgelenebilirliği yüksek olan kentler veya kent parçaları, görsel olarak daha kavranabilir olduğu için mekân bütününde kolay yön bulma, kolay hareket edebilme ve buna bağlı konforlu ve keyifli kullanıcı deneyimleri sağlamaktadır. Bu nedenle imgelenebilirlik, kullanıcıların kentsel güvenlik algısını da olumlu yönde etkileyen bir özelliktir. Bu çalışmanın amacı, kentsel çevrede yer alan fiziksel ve işlevsel çekim noktalarının imge değerlerini belirlemek, yaya hareket ve yönelmelerini nasıl etkilediğini incelemek ve kentsel güvenlik algısı arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Çalışma kapsamında, fiziksel ve işlevsel çekim noktalarının yoğun olarak bulunduğu; aynı zamanda bölgesel düşük muhit ve yapı kalitesi, ıssız ve terk edilmiş alanların da mevcut olduğu İstanbul ili Fatih İlçesi’ne bağlı Balat semti, çekim noktası-kentsel güvenlik hissi ilişkisini incelemek üzere çalışma alanı olarak seçilmiştir. İlk etapta alanın fiziksel doku bileşenleri, açık alan ağ sistemi ve arazi kullanımı analiz edilmiştir. İkinci etapta alanın sosyal, tarihsel, simgesel, ekonomik ve estetik özellikler taşıyan fiziksel ve işlevsel çekim noktaları ile Kırık Camlar Kuramı, Savunulabilir Mekân Kuramı, Rasyonel Tercih Kuramı ve Çevresel Stres Kuramı’na göre kentsel güvenlik hissinin zayıf olduğualanlar irdelenmiş, yoğunlaştığı yerler tespit edilmiş ve haritalandırılmıştır. Üçüncü etapta, öncesinde mekânı deneyimlememiş bir denek grubuyla çekim noktası- rota belirleme- kentsel güvenlik hissi ilişkisi üzerine bir pilot çalışma gerçekleştirilmiştir. Çalışma kapsamında denekler, kendilerine verilen yol ağı haritası üzerinde belirledikleri rotalarını ve yönelme tercihlerini etkileyen çekim unsurunu belirtmiş, ayrıca geçtikleri bağlantılar içinde hissettikleri kentsel güvenlik duygusunu Likert ölçeği kullanarak puanlamıştır. Dördüncü ve son etapta ise, fiziksel ve işlevsel çekim noktalarının yoğunlaştığı alanlar ile kentsel güvenlik hissinin zayıf olduğu alanlar, denek grubundan edinilen verilerle çakıştırılarak yorumlanmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda, bireylerin fiziksel ve işlevsel çekim noktalarını algılamasında ve yönelmesinde, bu noktaların renk, büyüklük, proporsiyon, biçim, kapalılık, devamlılık, düzen, ritim gibi niteliksel özelliklerinin önemli olduğu görülmüştür. Fiziksel ve işlevsel çekim noktalarının niteliksel özelliklerinin yanı sıra, sayıca fazla ve bütünleşik olması bir başka deyişle niceliksel ve yoğunluğa bağlı özelliklerinin de bireylerin, bu noktaları algılamasında ve yönelmesinde etkili olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca fiziksel ve işlevsel çekim noktalarının niteliksel olarak güçlü, sayıca çok, çeşitli ve bütünleşik olduğu yerlerde, bireyin algılamasına da bağlı olarak kentsel güvenlik hissinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Anahtar kelimeler: Fiziksel ve işlevsel çekim noktaları, mekânsal algılama, mekânsal yönelme, kentsel güvenlik, Balat.
Collections
- Bildiri [64839]