Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorSoyal, Fikret
dc.date.accessioned2022-02-18T11:19:28Z
dc.date.available2022-02-18T11:19:28Z
dc.identifier.citationSoyal F., HİCRİ İKİNCİ ASIRDA BAĞDAT MUTEZİLE EKOLÜ VE TEVELLÜD NAZARİYESİ, "HİCRİ İKİNCİ ASIRDA İSLÂMÎ İLİMLER- 4", Prof. Dr. Hidayet Aydar Doç. Dr. Ziyad Alrawashdeh Dr. Sevim Gelgeç Dr. Bauyrzhan Botakarayev Öğr. Gör. Khadeejeh Alrawashdeh Arş Gör. Dr. Ayşenur Fidan Arş. Gör. Mustafa Ergin Zehra Fidan Hatice Ece Erçin Ahmet Acar Muhammed Emin Uygur Feyza Çelik Zhanuzak Alimgerey, Editör, İksad Yayınevi, Ankara, ss.98-116, 2022
dc.identifier.otherav_ea69053d-0243-4cb2-9c77-cfe2ca591c8c
dc.identifier.othervv_1032021
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/20.500.12627/180932
dc.identifier.urihttps://avesis.istanbul.edu.tr/api/publication/ea69053d-0243-4cb2-9c77-cfe2ca591c8c/file
dc.description.abstractKelâmın kurucusu kabul edilen Mu‘tezile ekolünün esas rolü, ilk defa kelâmı bir yöntemolarak kullanmasıyla ilgilidir. Genel olarak “Basra” ve “Bağdat” olmak üzere farklı iki grubaayrılan Mu‘tezile’nin Bağdat ekolü etki ve yaygınlık bakımından diğerine göre daha zayıf kalmıştır. Bununla birlikte Bağdat ekolü, Abbâsîler döneminde aktif bir rol üstlenerek kelâmilminin pek çok meselesini ele almıştır. Bu çalışmada ele alınacak olan tevlîd, kısaca “kulun irâdî fiillerinin ilahî irâdeye muhtaç olmadan gerçekleşmesi” olarak tarif edilebilir. Bağdat ekolünün kurucusu olan ve Hicrî İkinci asırda yaşayan muhtemelen hicri 130’lu yıllarda doğmuş, 210 yılında vefat etmiş Mu‘tezilî bir kelâm bilgini olan Bişr, “tevellüd” düşüncesini ilk defa ortaya atan şahıs olarak bilinir. İnsan fiilleri ve .zgürlüğü konusuna ilişkin önemli bir kelâmî mesele olan tevlîd-tevellüd, insanın ihtiyârî fiilleriyle bu fiillerin başka bir mahalde gerçekleşen sonuçları arasındaki irtibatı ifadeeden bir teoridir.İlk defa Bişr’in ortaya attığı bu teori daha sonra Mu‘tezile ekolü tarafından büyük çoğunlukla kabul edilmiştir. Bu y.nüyle tevlîd fikrinin tamamıyla Mu‘tezile’ye ait bir teoriolduğu rahatlıkla söylenebilir. Buna karşılık Ehl-i sünnet kelâmcıları, nedenselliğe götürme tehlikesini öne sürerek bu teoriye karşı çıkmışlardır. Bu meselenin tamamıyla Mu‘tezile üzerinden okunmasının zorunluluğu aynı zamanda Mu‘tezile’nin insan özgürlüğüne yaklaşımıyla ilgilidir. Dolayısıyla insan fiilleriyle ilgili temel bir mesele olan tevlîd, aslında Mu‘tezile’nin adâlet prensibine ilişkin bir tartışmadır.
dc.language.isoeng
dc.publisherİksad Yayınevi
dc.subjectReligious Studies
dc.subjectSocial Sciences & Humanities
dc.subjectSosyal ve Beşeri Bilimler
dc.subjectİlahiyat
dc.subjectKelam
dc.subjectDİN
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler
dc.subjectSosyal Bilimler (SOC)
dc.subjectSanat ve Beşeri Bilimler (AHCI)
dc.titleHİCRİ İKİNCİ ASIRDA İSLÂMÎ İLİMLER- 4
dc.typeKitapta Bölüm
dc.contributor.departmentİstanbul Üniversitesi , İlahiyat Fakültesi , Temel İslam Bilimleri Bölüm
dc.contributor.firstauthorID3066682


Bu öğenin dosyaları:

DosyalarBoyutBiçimGöster

Bu öğe ile ilişkili dosya yok.

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster